“Yalnız Olmak” vs. “Yalnız Hissetmek
Yalnız olmak ve yalnız hissetmek aynı şeyler midir?
Merhaba Sevgili Okuyucu,
Yaz sıcakları iyice üzerimize gelirken bugün ruhumuzu bir miktar üşüten bir konudan bahsediyoruz: yalnızlık.. Bu arada gerçekten de yalnız hissetmenin içinde bulunduğumuz odayı daha soğuk algılamamıza sebep olduğunu biliyor muydun? Yalnızlık; bizi üşütüyor, canımızı acıtıyor, obezite gibi problemlere yol açıyor, Alzheimer riskimizi artırıyor ve genel olarak ömrümüzü daha keyifsiz geçirmemize sebep oluyor. Peki yalnızlığa mahkum muyuz? Araştırmalar bu konuda bize umut veriyor. Haydi gel, yalnızlık konusunu detaylıca inceleyen bu bültene birlikte bakalım.
Ruhunu ısıtacak ilişkilere sahip olman dileğiyle,
Psikolog Dr. Gizem Sürenkök
“Yalnız Olmak” vs. “Yalnız Hissetmek
Günlük hayatın içinde yalnız kalma ihtiyacı duyduğun, tek başına vakit geçirmek istediğin zamanlar oluyor mu? Tek başına olduğun bu zamanlar senin için keyif verici zamanlar mı? Yoksa bu yalnızlık seni duygusal olarak olumsuz mu etkiliyor? ‘’Yalnız hissetmek’’ ve ‘’yalnız olmak’’ kavramları senin için aynı şeyi mi ifade ediyor? Eğer cevabın evetse bu yazımızın senin için bir farkındalık yaratacağını umuyoruz. İnsanların tek başına ya da topluluklar içinde hissedebileceği yalnızlık duygusunun kendini bir süreliğine çevreden izole etmekten farkını hep birlikte göreceğiz.
Merhaba, umuyoruz ki harika bir gün geçiriyorsundur. Bu haftanın bültenini, Yakın İlişkiler’de içerik üreten Bilge Küçükarabacıoğlu senin için hazırladı. Haydi başlayalım!
Dilimizde ‘’yalnızlık’’, ‘’yalnız olmak’’ kavramları aynı anlamı ifade ediyormuş gibi gözükse de ‘’yalnız olmak’’ ile ‘’yalnız hissetmek’’ kavramları arasındaki fark giderek daha belirgin hale geliyor. Bu konuda İngilizcede geçen ‘’alone’’ (yalnız) ve ‘’lonely’’ (yalnızlık) kavramlarından da yola çıkabiliyoruz. Yalnız olmakla yalnız hissetmek arasındaki temel farkı ise duygusal bağlılık olarak tanımlayabiliyoruz. Yalnız olmak, tek başına bir var olma haliyken yalnız hissetmek ise bir duyguya denk geliyor. İnsanlar tek başına vakit geçirdikleri anlarda da kendilerini yalnız hissedebiliyorlar ama bu his başka insanlarla vakit geçirirken de ortaya çıkabiliyor.
Haydi gel bu konuyu anlamak için kavramlar arasındaki farklara daha yakından bakalım:
“Yalnız olmak” çevrede kimsenin olmadığı fiziksel bir durumu anlatıyor, bu açıdan iletişimsel bir izolasyon olarak da görülebiliyor. “Yalnız hissetmek” ise çevremizde biri olsun ya da olmasın, duygusal anlamda bağlantısız ve anlaşılmıyor hissetme halini karşılıyor.
“Yalnız olmak”; kendi duygu ve düşüncelerimizin farkına vararak geliştirmek, kendimizi büyütmek ve kendimizle sağlıklı ve derin bir bağ kurabilmek için bir gereklilik olarak görülüyor. “Yalnız hissetmek” ise çevremize ve kendimize duyduğumuz güvenin zedelenmesi sonucu stresin ortaya çıkmasına ve benlik saygımızın azalmasına sebep oluyor.
“Yalnız olmak” duygusal açıdan nötr bir durumken “yalnız hissetmek” rahatsız edici ve acı verici duygusal bir deneyim olarak tanımlanıyor.
“Yalnız olmak”, hem kendi benliğimizi hem de sosyal bir hayatın varlığını da kabul ediyor. Benliğimiz ve sosyal hayatımız arasında bir denge kurmamıza yardımcı oluyor. “Yalnız hissetmek” ise sosyal değişikliklerin de etkisiyle sosyal ortamlarda ve kendi içimizde bir dengesizlik ortaya çıkarıyor.
OKUMAN İÇİN
Peyami Safa - Yalnızız
Türk edebiyatında psikolojik tahlil romanlarıyla öne çıkan Peyami Safa, “Yalnızız” adlı romanında bir arada yaşayan ancak bireyselleşememenin de etkisiyle yalnızlaşan roman kahramanlarının hikayesini felsefeden ve psikolojiden yararlanarak anlatıyor. Hikayeyi anlatırken kurduğu ütopik dünyası üzerinden de kendi ideal sosyal düzenine yer veriyor. Farklı duygu ve düşüncelere sahip olmalarına rağmen karakterlerin hepsinin benzer nedenlerle yalnız hissettiği bu roman, okurken hem düşündürüyor hem de keyif veriyor.
İZLEMEN İÇİN
Amelie - Jean-Pierre Jeunet
Adını başrolünden almış bir Fransız filmi olan Amelie, aile ortamında sevgisiz ve yalnız hissettirilerek büyüyen Amelie’nin 20’li yaşlarında hissettiği yalnızlık ve sevgisizlik duygusunu nasıl onardığını anlatıyor. Amelie, hiç arkadaşı olmayan yalnız bir kadın olsa da kendi kendisini küçük şeylerle mutlu ediyor ama sosyal hayatta kendisini yetersiz hissetmeye devam ediyor. Zamanla bunun nasıl değiştiğini anlatan bu filmi sen de çok seveceksin!
DİNLEMEN İÇİN
Yalnızlık - Bu Mu Yani?
“Yalnız olmak” ve “yalnız hissetmek” kavramlarını konu alan bu bülteni okuduktan sonra, bu konuyu bir de iki arkadaştan hem eğlenceli, hem de farkındalık geliştirici bir şekilde dinlemek istersen hadi hemen linke tıkla!
UYGULAMAN İÇİN
Yalnız hissetmenin kökeninde sevgi ve şefkat ihtiyaçlarımızın karşılanmaması ve anlaşılmamış hissetmemizin yattığından bahsetmiştik. Bu etkiler bizde kendi değer algımızın bozulması ve öz saygımızın azalması gibi sonuçlara da yol açabiliyor. Bu nedenle de araştırmalar, hissettiğimiz yalnızlığı iyileştirebilmemiz için çevremizle bağımızdan önce benliğimiz ile bağımızı güçlendirmemiz gerektiğini gösteriyor.
Tetiklendiğimiz noktaları daha iyi anlayabilmek için farkındalığımızı güçlendirebilecek etkinlikler arasında meditasyon ve okuma yer alıyor. Bu tarz etkinlikler, kendi başımıza keyifli bir vakit geçirmemizi sağlayarak aslında kendi kendimizin arkadaşı olma yolunda ilerleyebilmemizi sağlıyor.
Bu süreçte birçok kez tetiklenebiliyor ve kendimizi yalnız hissedebiliyoruz. Önemli olan, bu hissiyatın içine gömülmek ya da alkol, uyuşturucu gibi kaçış noktalarına sığınmak yerine kendimizi, hislerimizi ve istediklerimizi olduğu gibi kabul edebilmek oluyor.
Yakın İlişkiler’in içinden çıkmış bir proje olan Relate uygulamasında da yalnızlık daha iyi başa çıkabilmemizi sağlayan yöntemler bulunuyor. Uygulamadaki “Yalnızlık Hissinden Kurtulmak” isimli yolculuğa başlayarak bu konuda ilk adımı atabilirsin.
Yalnızlık konusundan bahsederken bu duyguyla tek başına başa çıkamayacağını hissetmenin de son derece doğal olduğunu vurgulamak istiyoruz. Bu noktada profesyonel destek almanın öneminin altını çiziyoruz. Çünkü profesyonel destek, kendimizle daha sağlıklı bir bağ kurma yolunda bize en çok ihtiyacımız olan alanı sağlıyor.
Yakın İlişkiler’de Önümüzdeki Haftada Seni Neler Bekliyor?
Bu bölüm yalnızca GazateYi abonelerine, yani sana özel hazırlandı. Yakın İlişkiler olarak önümüzdeki haftalarda senin için neler hazırladığımızı önceden bilmeni istedik!
“Mezun Oluyorum, Peki Ya Sonra?”
Mezun olmak oldukça heyecan verici bir aşama olsa da aynı zamanda gelecek kaygısını da tetikleyebiliyor. Eğer sen de kendine “Peki şimdi ne olacak?” diye soruyorsan bu postumuz için bizi takipte kalmayı unutma!
Yakın İlişkiler Öneriyor!
Önümüzdeki haftalarda birbirinden güzel dizi ve film önerilerimiz ve bu önerilerle alakalı yazılarımız olacak. Kaçırmamanı tavsiye ederiz!
